yar/ım

Bu ara adet edindim bir işe başlayıp bitirememeyi.. Ne konuştuğum sözü bitiriyorum, yarım kalıyor cümleler ağzımda; ne yazdığım yazıyı.. Utanmasam kendimden, ki hâlâ utanıyorum, yürüdüğüm yolu bile yarım bırakacağım.. Belirtmem gerek, kendimden kaçarak bunu dahi yapıyorum bazen..

Havalar soğudu. Kara, kışa dönecek yüzünü artık sabahın altısıyla, akşamın sekizi. Ben de bu saatler arasında titriyor olacağım; kanım çekiliyor, dişlerim birbirini dövüyor olacak. Yaşayacağım. Biraz düşürerek ritmimi ya da aksine ısınmak için artırarak.. Tüm bunları yaparken, yine yarım kalacak bir şeyler; bu yarım olma hâli, bir süre daha devam edecek. Biliyorum..

Bu sabah karanlığa uyandım ve şimdi de bu sabahın gecesinde, karanlığın ortasında oturuyorum. Yine yazmaya başladım ve yine yarımlığından bahsediyorum içimdekilerin, çevremdekilerin, içinde bulunduklarımın. Bu yazı, tamamlanacak, hissediyorum. Ama biliyorum ki yardım etmeyecek tamamlanmasına bir şeylerin. Hayat kaldığı yerden, bir gecenin kör yerlerinden ya da bir sabahın ayazından akacak yine, tüm eksikliğiyle. Ben de karışacağım giden zamana.

Yarımlıklar arasında, tamlamaya çalıştıklarım var. Onlar için biraz da direnişim. Yoksa bırakırım, gider hayat natamam bir vaziyette. Ama yok, halen uğruna çabaladıklarım var, bazen beni bile şaşırtan bir biçimde asıldıklarım, bırakmamacasına. Ne kadarı gerçekleşir bilinmez ama ben ediyorum duamı. Teslim oluyor, teslim olurken de tamlamaya çalışıyorum arzuladıklarımı.

Çok konuşuyorum. Şimdilerde, yine eksikliğinden midir bir şeylerin bilmiyorum, açığı kendimle kapatıyorum. En tehlikelisi bu olur bazen, biliyorum, insanın en sarmal haliyle kendine dönüşü en sürprizlisi olur. Ama ben bunu yapıyorum, ne olacağını pek de kestiremeden. Rahatım yalnız, enteresandır; belki de tüm bu belirsizlik, yarımlık hâli güç veriyor bana, olabilecekleri düşünüp tehlikenin boyutlarını ölçüp tasalanmıyorum bir de. Rahatım. Huzurlu değilim ama asla..

Aklımı kurcalıyor gözümün gördüğü insanların fikirleri. Benim hakkımda biraz, biraz ne gördükleri, düşündükleri.. Hayata dair kendi içlerinde besledikleri, olsun diye bekledikleri ya da yürekten olmasın diye diledikleri.. Hepsini bilmek istiyorum içten içe. İçim içime yem oluyor. Çıkıp sormuyorum ama, “Sen nesin, neyim ben” diye. Çünkü farkındayım, konuşuyorum çok. Ve biliyorum, bugüne değin pek de bir şey getirmedi bana konuşmak insanlarla “ben” hakkında, “sen” hakkında, “biz” hakkında; konuşup da varamadık bir yerlere, suskulardan başka. O yüzden biraz da, susuyorum şimdi. Suskulara varmazdan evvel, daha yola bile çıkmadan.. Ama dedim ya, yem oluyor içim içime..

“Öyleyse ne yapıyorsun?” diye soracak aranızdan biri, tüm susma çabalarıma karşın benim haykırışıma davetiye çıkaracak. Bir iki kıvranıp gürleyeceğim ben de, çünkü serde konuşmak var! İnsan olduğumu en çok hissettiren şeyi yapmak, birbiri ardına dizmek sözcükleri, bazen ustaca, acemice bazen.. Sonra vurgulamak hepsini bir bir; havaya, âna mıhlamak. Kulağına değip de ermek işitenin içine, eritmek; eriyerek karışmak kanına işitenin, “bir” olmak.

Tutamayacağım kendimi yine diye korktum şimdi. Şimdi kalkıp ayağa, çıkıp dışarı, karanlıktı soğuktu, aldırmadan.. Bağıra bağıra anlatmak şimdi, konuşmak içimden geldiği gibi. Yarım bırakmadan bu kez.. Yapabilir miyim ki? Yanıtı bende, aleni hem de; hayır. Korktum çünkü bir kez, çünkü bir defa karar verdim susmaya. Bilirim uzun sürmez belki ama kendimle şimdi savaşım, her daim olduğu gibi yine benimle. Farklıca ama bu kez. Ne kadar çekse de canım şimdi sokakta bağırarak, belki fısıldayarak, ama illâ ki anlatmayı içimden geçeni, yapmayacağım. Korktum bir kez, bir kez karar verdim ve kaçıncı kez yarım bıraktım yine bir şeyi..

Aklımı kurcalıyor ne çok şey, bazen başını alıp gidecek aklım sanıyorum, kurcalanmaktan. Sıkılacak, tahammülünün sınırlarında turlayacak, basıp gidecek sonra.. Yapmıyor. Aklım seviyor da biraz kurcalanmayı, ondan belki. Ama fark ediyorum, en çok da yazarken. Ne kadar dağıtsam da kendimi, ilgimi, istiyor canım konuşmak. Dilim açık etmek istiyor her şeyi, herkese bir bir anlatmak. Yarım kalmamak bu kez, tamamlayıp her şeyi, gitmek istiyor içim. Biraz yalnız, biraz uzağa, biraz içinde sevdiğimin..

Yarım kalıyorum sonra ben yine, bitmiyor başladığım cümle, yürüdüğüm sokak.. Susup kalıyorum kendi içimde, yarım..

08112007
0403

Yorumlar

  1. Tam olmak adına veriliyor bu kimliksiz yarım savaş.

    YanıtlaSil
  2. ''yarın yine yarım olacak mıyım'' sorusu kafanın içindeyken, tam tam olurken, sakın sorma bu soruyu.bence.

    YanıtlaSil
  3. Serkan ve Kırmızı..
    Teşekkür ederim değerli yorumlarınız için.. Okunduğumu bilmek güzel, yarım kalmak da bazen..
    Sevgiler..

    YanıtlaSil
  4. belki de yarım kalmak
    hic yapmamaktan
    iyi oluyor bazen

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Hasan'ın Rüyası

Aç!